Yeni bir telefon satın almaya karar veren birçok kişinin ilk yaptığı şey genellikle teknik özellik tablosuna bakmaktır. Bu aslında yanlış değil ancak çok fazla dikkat etmemeniz gereken bazı detaylar var çünkü bunlar artık gerçek deneyimi yansıtmıyor ve üreticinin "pazarlama sarmalına" düşmenize sebep olabilir.
1. Ölçütler: Rakamlara fazla güvenmeyin
Günümüz kullanıcıları, telefonlarını yükseltmeden önce daha uzun süre kullanmayı tercih ediyor, bu nedenle uzun yıllar boyunca sorunsuz çalışmasını sağlayacak kadar güçlü işlemcilere ihtiyaç duyuyorlar. Ancak, kıyaslama puanları gerçek dünya performansının mükemmel bir ölçüsü değildir. Birçok Android üreticisi, yüksek kıyaslama puanları elde etmek için cihazlarını optimize ederken, gerçekte performanslarının daha kötü olduğu ortaya çıktı (örneğin, Samsung Galaxy S22, 2022'de Geekbench tarafından yasaklandı).
Aslında modern telefonlar, en düşük seviyedekiler bile, günlük işlerin çoğunu yerine getirebilecek kadar güçlüdür. Amiral gemilerindeki akıcılık daha hızlı yongalardan değil, dikkatli yazılım optimizasyonundan kaynaklanıyor; bu da teknik özelliklerde görünmüyor.
2. Zirve parlaklık: pazarlama hilesi

Üreticiler sıklıkla OnePlus 13'te 4500 nit veya Realme GT 7 Pro'da 6500 nit gibi "muazzam" parlaklıktan övünürler. Ancak bu, yalnızca laboratuvar koşullarında, ekranın küçük bir bölümünde HDR içerik görüntülenirken ölçülen bir değerdir.
Önemli olan günlük hayatta kullandığınız parlaklık (tipik parlaklık) ve güneş ışığında yüksek parlaklık modudur (HBM). Ancak şirket bu iki endeksi nadiren yayınlıyor çünkü bunlar genellikle pil tasarrufu ve gözleri korumak için daha düşük oluyor. Bunun yerine gerçek kullanıcıların yorumlarına bakın.
3. Kamera "noktaları": aldanmayın
Daha fazla megapiksel (MP) daha iyi fotoğraflar anlamına gelmez. Yüksek MP yalnızca dijital olarak daha iyi yakınlaştırma yapmanıza yardımcı olur, aynı zamanda büyük görüntü dosyaları anlamına gelir, bellekte yer kaplar ve düşük ışıkta yapılan çekimlerde parazite neden olur.
Telefon kameraları aslında günlük ihtiyaçları karşılamaya yettiği için, sensörün maksimum kapasitesinden daha düşük bir çözünürlükte çekim yapmayı tercih ediyor. Ayrıca sosyal medyada veya kısa mesaj yoluyla paylaşılan fotoğraflar sıkıştırılıyor ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflardaki detaylar anlamsız hale geliyor.
Görüntü kalitesini belirleyen en önemli etken sensör boyutudur. Daha büyük sensörler daha fazla ışık yakalayarak dinamik aralığı iyileştirir ve görüntüdeki gürültüyü azaltır. Ancak tasarımsal kısıtlamalar nedeniyle şirketler sıklıkla bu açığı kapatmak için yazılımlardan yararlanırlar.
4. Temperli cam: abartılara inanmayın
Pahalı telefonlar, orta seviye telefonlara göre ekranın daha dayanıklı olduğu anlamına gelmiyor. Amiral gemileri ve orta seviye telefonlardaki Gorilla Glass da benzer sertlikte olup, çizilmeye dayanıklılık (sertlik) ile kırılmaya dayanıklılık (esneklik) arasındaki denge neredeyse imkansızdır.

Profesör William L. Johnson'ın (California Teknoloji Enstitüsü) açıkladığı gibi, " Cam temperlendiğinde ekran düşürüldüğünde bükülmeye karşı daha dayanıklı hale gelir, ancak sertliği, yani çizilmeye karşı dayanıklılığı azalır. " Aslında, ekranın kırılıp kırılmayacağını belirleyen şey, ekranın düştüğü açıdır. Reklam ne kadar şık olursa olsun, telefonunuzun çabuk çizilmesini istemiyorsanız mutlaka kılıf ve ekran koruyucu kullanın!
5. Ekran yenileme hızı: Akıllı telefonlar için 120hz yeterlidir
120Hz yenileme hızı artık çoğu akıllı telefonda standart (Pro olmayan iPhone'lar ve ucuz Android'ler hariç). Bazı konsollar 144Hz, 165Hz hatta 240Hz'e kadar çıkıyor ama 120Hz'e göre aradaki fark yok denecek kadar az.
Benzer şekilde, bir Android amiral gemisindeki Quad-HD (1440p) ekran, Full-HD (1080p) ekrana göre gözle görülür bir fark sunmuyor, ancak daha fazla pil tüketiyor. Bu nedenle Samsung, üst seviye Galaxy S/Xiaomi serisinde çözünürlüğü varsayılan olarak 1080p olarak belirliyor.
İpucu: "Gösterişli" özelliklerin sizi aldatmasına izin vermeyin. Gerçek dünya deneyimine, pil ömrüne ve üretici yazılımı optimizasyonuna odaklanın!